İYİ Parti'nin Türk'ün varoluş iradesi olduğunu, Türkiye'yi 21. Yüzyıla yakılır bir ülke yapmak için çalıştıklarını, geçmişten ders alınmadığı için bugün Türkiye'nin her alanda yok sayıldığını belirtti.

 

İYİ Parti Genel Başkan Danışmanı Fatih Demirkol sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, "Uyguladıkları, her saçma sapan politikayı, bir, 'devlet politikası' olarak, meşrulaştırmaya çalışıyorlar. Yani devletimizi, milletimize karşı, adeta bir zulüm aparatı olarak kullanıyorlar. Ancak, bizim anlayışımıza göre; yönetenlerin zalim olması, devleti zalim yapmaz. Yönetenlerin beceriksiz olması, devleti beceriksiz yapmaz. Yönetenlerin ciddiyetsiz olması, devleti ciddiyetsiz yapmaz. Yönetenlerin kötü olması, devleti kötü yapmaz. İYİ Parti, kula kulluk etmeyenlerin partisidir. İYİ Parti, ona buna, eyvallahı olmayanların partisidir. İYİ Parti, Türk’ün, varoluş iradesidir" dedi.

 

 

Fatih Demirkol, "Türkiye ve Türk milleti, 100 yıl sonra bir kez daha dahili ve harici bedhahların iş birliği, hesap ve taarruzuyla karşı karşıyadır. Büyük Türk milletinin istikbaline ve mukaddesatına, tankla, topla, tüfekle yönelmiş tecavüz, bugün yine benzer şekilde milli iradeye vurulan darbeyle tekrarlanmak istenmektedir. Bu yönüyle bakıldığında, durumdan vazife çıkarmak ve vaziyet almak kaçınılmazdır. İYİ Parti, dış politikada ihtiyatı elden bırakmayan adımlara destek olacaktır ancak maceraperest adımlara asla yeşil ışık yakmayacaktır. İYİ Parti, ülke gerçeklerinin ve harici bedhahların, Türkiye üzerine yaptıkları planların, bir iç siyaset malzemesi olmasına karşıdır. Geçmişte acı tecrübeler yaşatan 'süreç' tuzaklarına bir daha düşülmemesi gerektiğini hatırlatmaya devam edilecektir. Bir iktidarın öncelikli görevi olup bitenlerden sızlanmak değil, çözüm üretmek ve aynı zamanda siyasetin tüm unsurlarını bir araya getirerek, ortak bir dil, ortak bir duruş sergilenmesine öncülük etmektir.

 

İYİ Parti bu noktadaki tarihi sorumluluğunun farkındadır. Güçlü bir Türkiye için ihtiyaç duyduğumuz her şeye sahibiz. Türkiye'yi 21'inci yüzyılın saygın bir ülkesi yapmak, Türk siyasetçisinin görevi, bizim de boynumuzun borcudur. Bu uğurda atılacak bütün adımlara güç katar, aksi durumda çelik bir iradeyle karşısında oluruz. Türkiye'yi zayıf düşürmek için planlanan oyunlarla yaralanan devlet geleneğimizin, darbe alan demokrasimizin, ehil olmayan ellerde kötüye giden ekonomimizin yeniden ayağa kaldırılması için göreve hazır olduğunun, üzerine düşen sorumluluğun da farkında olduğunun ilanıdır. Büyük Türk milleti, ant olsun ki demokrasi bayrağını yere düşürmeyeceğiz. Gün, darbeye karşı, hukuk ve demokrasi saflarında buluşma, Türkiye'yi uçuruma sürükleyenlere inat, birlik olma günüdür. Gün, yeniden millet iradesi, yeniden milli hakimiyet ve yeniden hürriyet günüdür" dedi.